RİCA ve HATIRLATMA

Paylaşmak elbette çok güzel. Ama ürün veya tasarımın sahibini hiçe sayarak kendine maletmek bence hiç hoş değil. Bu hususta daha duyarlı olmanızı, yayınlarınızda kaynağınızı belirtmenizi özellikle rica ediyor,

"5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasası" gereği eser sahibinden izin alınmadan, web sitelerine yüklenmiş olan fotoğraf ve makalelerin kopyalanması, saklanması ve kullanılması suçtur !!!


diye tekrar hatırlatmak istiyorum. Lütfen yanlış anlamayın, emeğe saygı gerek...

28 Mart 2010 Pazar

100 Kişi Olduk, Yaşasın...

      Evet sonunda benim blogum da 100. izleyicisine ulaştı, YAŞASIN.. 

     Beni izleyen, takip eden, samimi yorumlarıyla ve pozitif elektriğiyle hayatıma, bloguma renk katan herkese sonsuz teşekkürler ediyorum.

     İyi ki geldiniz, iyi ki varsınız güzellerim...

    Güzel yürekli insanlarla birlikte güzel işler paylaşacağımı ve yeni fikir alışverişleri yapacağımı düşünerek açtım blogumu ve gerçekten böyle insanlar varmış, iyi ki sizleri tanımışım.

     100. izleyicim takılarıyla ünlü, marifetli arkadaşım İnci Duru oldu. Beni 100. izleyiciye  ulaştırdığı için İnci Duru'ya minik bir hediyem var, en kısa zamanda göndereceğim.  Ayrıca yakın zamanda bir çekiliş de yapmayı düşünüyorum, daha sonra blogumda duyuracağım.

     Sevgiyle kalın ve benden ayrılmayın canlarım...

27 Mart 2010 Cumartesi

Etiket Kartonlarından Kitap Ayracı…


     Merhaba, geçenlerde yaptığım alışverişte aldığım birkaç kıyafetin karton etiketlerini söküp atarken, birden durdum, her zamanki gibi uzun uzun baktıktan sonra “Ben bunlarla ne yapabilirim?” diye düşündüm ve aklıma kitap ayraçları yapmak geldi. Neden olmasın dedim ve hazır fikrim gelmişken hemen uygulamaya geçtim. 


      İlk önce uzun olan kartonu yeniledim ve evde olan kot kumaş ile bir güzel kapladım, üzerine temizlik bezinden çiçek motifi, mor kadife kumaştan saksı kestim ve yeşil şerit pulundan da sapını yapıştırdım. Kısa olan kartonu ise evde olan, eskiden duvar süslemesinde kullandığımız yapışkanlı duvar kâğıdından yaptım. Üzerlerine ise kurdele taktım, istenirse kitap ayracı istenirse duvara değişik bir panocuk olsun diye. Ben kısa olanını ayraç, uzun olanı ise küçük odamızda panocuk olarak kullanıyorum. Böyle kartonlar buldukça yapmaya devam edeceğim, eğlenceli ve güzel bir iş çıkıyor, kartpostal çalışmaları sayesinde böyle süslemeler alışkanlık oldu, zevkli bir uğraş benim için.  

       Sevgiyle kalın canlarım…

25 Mart 2010 Perşembe

SÜSLÜ SAKSI KILIFI...



     Sizlere çok değişik ve dekoratif bir ev aksesuarı göstermek istiyorum. Teyzemin yıllar önce ördüğü ve hediye ettiği bir saksı kılıfı… Evet, bu gördüğünüz süslü püslü şey bir saksı kılıfı… 


     Hacı dedelerin takkelerinden yapılıyor, böyle büyük olması için de takkenin kenarlarından örülüyor, gereken ebatlara gelince de volan veriliyor. Örülmesi bittikten sonra bir güzel kolalanıyor, bir kalıpta bekletiliyor ve volanları vermek için de mandalla tutturuluyor, kuruyup şekil aldıktan sonra kalıptan çıkarılıp sasılarımıza süs oluyor…

     Bu kılıfa uygun saksım olmadığı için sizlere nasıl durduğunu gösteremiyorum, ama ileride olursa tabi ki sizlere fotoğraflarla gösteririm.  Çok değişik duruyor ve evin havasını değiştiriyor. Dantel örmesini bilen arkadaşlarımız için bir model olsun, eminim sizlerde çok değişik şekillerde ve renklerde yaparsınız, hadi kolay gelsin.

Sevgiyle kalın canlarım…

21 Mart 2010 Pazar

Sevgili Baharımın Mim’i...

     Sevgili arkadaşım Bahar, yeni bir Mim başlattı, “Dök Dolabını Mim’i”. Ben aslında mim olayını sevdim ama bunu sevmemiştim :) çünkü benim hobi kutum biraz karışıktır yani çok renklidir. Ne ararsanız var, yünler, şişler, kotlar, peçete tekniği ile yapacağım mumlar, buzdolabı cepleri için kullandığım pullar, boncuklar, çiçekler, kurdeleler, yine bir yerleri süslerim diye sakladığım deniz kabuklarım, yapışkanlı kâğıtlarım, çanta olmayı bekleyen saplarım vs. her telden işler var.

     Ben de görüntü kirliliği olmasın diye :) kutumun tamamını resimlemiyorum, hepsi derli topludur, dağınık değilimdir ama dediğim gibi rengârenk görünür.


     Bunlar da benim sevgili yünlerim, ne zaman Kızılay’a ya da Ulus’a gitsem muhakkak bir tuhafiyeye girerim, rengi hoşuma gidenleri “bunları bir şekilde değerlendiririm, bir şeyler örerim" diye alırım, çok severim ne yapayım :D  Yarım kalan iplerimi resimlemedim, onları değerlendirirsem, bir şeyler yaparsam yayınlarım…



      Üstteki resimde bulunan, kutudakiler ve yanındakiler ise yeni buzdolabı ceplerini süslemek için bekleyen renkli renkli pullarım, sutaşlarım, şerit pullarım, kenar dantellerim, çok seviyorum ben sizi canlarım… Altındaki resimde ise kurdelelerim aslında düzgün sarılmış biçimde kutusunda duruyordu fakat canım oğlum, ben diğerlerinin resimlerini çekene kadar halletmiş sağolsun, ben de böyle resimlemek zorunda kaldım, kusura bakmayın lütfen… Hemen yanında duranlar ise çantalara sap olmayı bekliyorlar, yazlık çanta örmeyi düşünüyorum, o zamana kadar bekleyin kızlar…


     Bu kot pantolonları da cepleri buzdolabı cebi olarak kullanıldı, şimdi başka şekillere girmeyi bekliyorlar…


     Bunlar bir yerlerde kullanılmayı bekleyen deniz kabuklarım, aklımda ahşap resim çerçevelerini süslemek vardı onun için bekletiyorum bu kabukları. Gittiğim yerlerden deniz kabuğu toplamayı çok severim çocukluğumdan beri…


     Bu peçeteler ve mumlar da peçete tekniği ile yenilenmeyi ve şekillenmeyi bekliyorlar…


     Bunlar ise Ödemiş ipeği kumaş ve eşimin babaannesinden kalma telkırma ile yapılmış yastık kenarı. Bir zamanlar örtü yapmak için başlamıştım ama elim bir türlü gitmedi, inşallah yakın zamanda hallederim…


     Bu da kayınvalidemden öğrendiğim ve yeni başladığım siyah etolüm, bakalım ne zaman bitecek…


     Ve son olarak da kutu ve benzeri şeyleri kaplamakta kullandığım yapışkanlı kâğıtlarım. 2 adet yapılmayı bekleyen puzzlem var, bir de çeşitli desenlerde stickerlarım var :) onları da kullandıkça görüyorsunuz zaten…

     Benden bu kadar, eminim içinizden “pes doğrusu” diyorsunuzdur, ne yapayım biraz maymun iştahlıyım, güzel olan her şeyden bir şeyler yapmak istiyorum…

     Ben de bu Mim’i bazı arkadaşlarıma paslaşayım. Buyurun buradan arkadaşlar…

  1. Ladygreenriver
  2. Nagice Hobi
  3. Yelda
  4. Bir Yudum hobi
  5. Yetenek-Sizin
  6. Celebi74
     Bakalım neler varmış dolabınızda, bekliyorum canlarım…

Sevgiyle kalın...

19 Mart 2010 Cuma

Sünger Bob Süveteri...


     Merhaba, size komşum Figen ile oğullarımıza yeni ördüğümüz Sünger Bob süveterini göstermek istiyorum. Marifetli arkadaşım Figen, internette gezinirken çocuklar için değişik süveter modelleri görmüş ve örmeye karar vermişti. Ben de Yiğit’ime el emeğim bir süveter örmek istiyordum, bu da bir fırsat oldu ve iplerini alıp ben de komşumla birlikte örmeye başladım.


     İlk süveter örgüsü olarak zor bir model seçtiğimi gün geçtikçe anlamaya başladım ama olsun bunu bitirip oğluşuma giydireceğim diye azmettim ve başardım…





     Figen, bu modeli benim de takip ettiğim ve güzel modeller ve örgüler ören arkadaşım Bir Yudum Hobi’nin sitesinde görmüş, çok beğenmiş, bir şablon çıkardı ve örmeye başladık.


     Bu süveterin ağız kısmı çok zorluyor, ben birazını örmüştüm ama sırasını karıştırmışım (tabi böyle detaylı bir örgüyü ilk defa örünce olur böyle şeyler), ağız kısmı biraz yamuk olmuştu. Sağolsun yardımıma Figen koştu ve ağız kısmını ördü, ben de nasıl olacak diye gerilmekten kurtuldum ayrıca gözlerini ve henüz dikemediğim burnunu da Figenim yaptı. Bir tek papyonu eksik kaldı onu da en kısa zamanda yapacağım inşallah. Tabi marifetli arkadaşım, ben süveteri bitirene kadar bir tane de yeğeni Efe’ye ördü. Hepsi de güzel günlerde güle güle giysinler…


     Erkek çocukları için güzel bir model hem de çok sevimli olduğunu düşünüyorum. Arda ve Yiğit’e süveterlerini giydirdik ama poz vermelerini sağlamakta bayağı zorlandık arkadaşımla. Yakalayabildiğim pozlarını koydum, ayrıca Yiğit’in önceden resimlerini çekmiştik babasıyla, onları da yayınlıyorum. Bakalım beğenecek misiniz?


Sevgiyle kalın canlarım…

Bebekler İçin Çanta Battaniyesi…



     Bu da meşhuuur Bel-Mek kursunda hamileyken oğluşum için yaptığım çanta battaniyesi. Kursta hamileyim diye arkadaşlarım, canlarım sağolsunlar bebekler için yapılmış ne modeller varsa bulurlar ve bana getirirlerdi. Bu battaniye de onlardan biri.


     Oğluşumla gidip kumaşını seçtik, modeline karar verdik ve beraber diktik. Hangi bebek kendi battaniyesini annesiyle beraber dikmiştir değil mi? 



     Bu battaniyenin içinde yastığı da var, bebeklerle gezmeye gidildiğinde hem yastığı hem de battaniyesi bir arada oluyor, hem de katlanıp kullanıldığı için çantamızda yer de kaplamıyor. Bebeği olanlara ya da olacaklara çok güzel bir çanta battaniyesi modeli sunuyorum. Eminim bu battaniyeden görmüşsünüzdür, bu da benim yaptığım battaniyenin modeli. Dikiş makinesi olanlar için yapımı kolay ve pratik, ayrıca çok şık duruyor. Model olarak getirilen çanta battaniyesi de bir erkek bebeğe aitti, üzerinde ev ve araba modeli dikilmişti ben de değişik olsun diye üzerine kendi kumaşından balonlar ile süslemek istedim, gerçi fotoğrafta pek anlaşılmıyor ama balonlar da değişik ve güzel duruyor. 


     Ben dikiş ve ölçü almasını bilmediğim için kurs hocamız yani Ayla Hanım, gerekli ölçüleri aldı ve bana kumaşların miktarını, fermuarın uzunluğunu, elyafın çeşidini ve süslenecek malzemelerin listesini verdi, ben de ona göre Çıkrıkçılar Yokuşu’ndan gidip alışverişimi yaptım. Kumaşı ayarlayıp kestim, iğneledim ve diktim (ilk defa dikiş yaptım ben de inanamamıştım) ve ortaya Yiğitim için böyle şık bir çanta battaniyesi çıktı. Dikiş bilenler görür görmez nasıl yapıldığını anlayacaklardır.



     Bu battaniyenin yapılışını detaylı anlatmak isterdim ama üzerinden 4 sene geçmiş, haliyle unuttum, not da almamışım onun için hatırladığım kadarıyla anlatayım sizlere; öncelikle battaniyenin iç kısmını ayarladım, üst kısmını da ölçülerine göre şeritler halinde kesip birbirine diktim, orta kısıma önce fermuarı ayarlayıp sonra da hepsini birden birbirine diktim. Battaniyenin alt ve üst kısımlarının ortasına elyafı da koyup dikiş makinesinde diktim, yastığını da ölçülerinde ayarlayıp diktim, üzerine de balonları yaptım ve oğluşumun çanta battaniyesi bitti. Gezmelere giderken kullandık, içinde sıcacık uyudu… Ayrıca size görsel olarak fotoğraflarla da fikir vermek istedim. İnşallah anlaşılır olmuştur, yine de bir şey sormak isterseniz tekrar anlatmaya çalışırım.


     Hadi marifetli hanımlar eminim içinizde bu battaniyeden yapacak olanlar vardır sizlerinde eserlerini görmek isteriz. Kolay gelsin…

     Sevgiyle kalın canlarım…

18 Mart 2010 Perşembe

Havludan Sevimli Ayıcık…


     Merhaba arkadaşlar, sizlere evinizde kolayca yapabileceğiniz ve hediye olarak da götürebileceğiniz bir ayıcık yapımını elimden geldiğince anlatacağım. Bu sevimli havlu ayıcığı sağolsun kardeşimin eşi Özlem memleketinden yani Denizli’den hediye olarak getirmişti, çok sevimli ve kullanışlı bir hediye bu… Kullanmaya kıyamıyorum ama banyomda böyle dekoratif bir aksesuar olarak hoş duruyor…

     Ben her zamanki gibi nasıl ve ne ile yapılmış diye inceledim ve sizlere kısaca anlatacağım. 3 küçük havlu ve 1 plastik oyuncak toptan kolayca yapabileceğiniz bir havlu ayıcık. Öncelikle topu havlu ile kaplıyoruz, yanlardan dikiyoruz ve kulağını yapıyoruz, üzerine gözler ve burun dikiyoruz. 2. havluyu üçe katlayıp sıkıca rulo yapıyoruz, iki ucunu dikiyoruz ve ayıcığın kafası ile birbirine tutturuyoruz, böylelikle gövdesini de oluşturuyoruz. Üçüncü havluyu ise uzunlamasına rulo yapıyoruz ve kafası ile gövdesinin birleşim yerine kollarını oluşturacak şekilde koyup birbirine dikiyoruz.

     İşte siz hem sevimli bir oyuncak hem de güzel bir hediyelik oldu, eminim sizlerin de evinde böyle küçük havlular ve oyuncak top vardır. Hamaratlı hanımlar işte size şirin bir fikir, buyurun yapın bakalım…  Sizler için bu havlu ayıcığın üç yönden resmini çektim umarım yardımcı olur.
 

     Sevgiyle kalın canlarım…

16 Mart 2010 Salı

Süslü Peçete Halkaları…



     Merhabalar, sizlere evdeki malzemelerle yapabileceğiniz değişik ve yapımı kolay bir peçete halkası modeli göstereceğim. Bu peçete halkası sevdiğimiz arkadaşlarımızın nişanında hatıra olarak verilen bir hediye, nikah şekeri gibi yani.

     Perde halkalarını bilirsiniz, üzerini kurdeleyle, altı görünmeyecek şekilde iyice sarıyoruz. Üzerine evde varsa boncuklarla süsler yapıyoruz, eğer böyle boncuklar yoksa evdeki malzemelerinizden değişik süsler yapabilirsiniz, mesela kullanmadığınız yapma çiçekler olabilir ya da kurdeleden değişik şekiller vererek süs yapabilirsiniz ya da telden objeler yapıp, kumaşlarla süsleyip yapabilirsiniz. Alt tarafına da resimdeki gibi kurdeleleri uzunca kesip, bağlayabilirsiniz, estetik duruyor bence. Yani bu halkaların üzerini süslemek sizin geniş hayal gücünüze kalmış. Eminim çok farklı ve şık peçete halkaları tasarlayabilirsiniz.

     Hepinize kolay gelsin, bu süslü peçete halkası sizlere model olsun. 

     Sevgiyle kalın canlarım…

Pembe Düşbahçesi Hediyeleşmesi...


     Pembe Düşbahçesi blogunun düzenlediği hediyeleşme etkinliğine katıldığımdan bahsetmiştim. Böyle hediyeleşmeler, birini mutlu etmek, sevindirmek beni çok mutlu ediyor, heyecanlandırıyor, etkinlik için tekrar teşekkürler Pembe Düşbahçesi…

       Ben, hediyemi “nisasena” blog sahibi Işıl Hanım’a gönderdim. Göndereceğim arkadaşımın adını ve adresini alır almaz ben de bir heyecan başladı, kendisinin hediyesi hazırdı aslında ama blogunda yaptığım bir araştırmayla 2 kızının olduğunu öğrendim ve onlara da ufacık birer hediye hazırladım. İçine sevgimi de koyup Kayseri’ye gönderdim ama beklediğim cevabı alamadım ve açıkçası biraz kırıldım. Olsun ben onları mutlu ettiğimi düşünüyorum. 


     Bunlar benim gönderdiğim hediyelerim; kırmızı ve lacivert renklerde Derya Baykal saç bandı, kırmızı bir anahtarlık (güzel ve hayırlı kapılar açmasını dileyerek gönderdim), kızlarının birine ördüğüm saç bandı, diğer kızı için minik bir çantacık ve tadımlık Türk kahvesi (içince beni hatırlasın diye)…


      Bu mutfak önlüğü de bu etkinlikte bana gelen hediye, Sevimli Hayat blogger arkadaşımdan geldi, çok mutlu oldum, kargonun üzerinde telefon numarası vardı, yüz yüze görüşerek teşekkür etmek istedim ve hemen aradım. Sevim hanım da çok samimi ve içten karşıladı canım benim, o da çok mutlu etti beni. Ellerinize emeklerinize sağlık Sevim Hanım, açıkçası mutfakta pek önlük kullanamasam da sizi hatırlayarak saklayacağım ve ara sıra da olsa kullanacağım, teşekkürler…
 

Sevgiyle ve sağlıcakla kalın…

13 Mart 2010 Cumartesi

Yaratıcı Blogger Ödülüm Geldi...

     Sevgili arkadaşlarım My Makeup Story ve Sibel ablam bana bu ödülü göndermişler, bende kendilerine kocaman kocaman teşekkürlerimi sunuyorum... 

Bu ödülün bazı şartları varmış:
  1. *Sizi ödüllendirene teşekkür edin------------Edildi
  2. *Sizi ödüllendirenin blog linkini yayınlayın.---Yayınlandı
  3. *Ödülün logosunu yayınlayın.---------------Yayınlandı
  4. *7 yaratıcı blogger ödüllendirin.-------------Yapıldı
  5. *7 blogun linkini yayınlayın.-----------------Yayınlandı
  6. *Ödüllendirdiklerinizi haberdar edin.--------Edildi
  7. *Kendiniz hakkında 7 ilginç şey yazın.----- Ben önceden böyle bir MİM almıştım ve orada yazmıştım, buradan okuyabilirsiniz...
     Şimdi de 4. ve 5. kuralları yerine getirelim bakalım, aslında ben herkese göndermek istiyorum ama 7 kişi sınır koydukları için marifetli arkadaşlarım arasından seçim yapmam zor oldu. Ben de bu Yaratıcı Blogger Ödülünü (The Oscar Goes to :D....)  aşağıdaki yaratıcı, becerikli ve marifetli arkadaşlarıma gönderiyorum:
Hepiniz sevgiyle kalın canlarım...

12 Mart 2010 Cuma

Kutu Kaplamaca…


     Merhabalar, kutu yenileme çalışması ile tekrar karşınıza geldim. Cıvıl cıvıl renkli yapışkanlı kâğıtlar sayesinde her şeyi kaplamak, yenilemek ve değişik bir havaya sokmak istiyorum. Eşim beni elimde yapışkanlı kâğıtlarla gördükçe “Sen yakında beni de kaplayacaksın diye korkuyorum.” diyor esprili bir şekilde ama bu yenileme işleri beni çok mutlu ediyor, ne yapıyım!… 


     Evde bazı kutular vardı, ben de onları bu deseninden dolayı çok severek aldığım yapışkanlı kâğıt ile değerlendirmek istedim. Şu an hatırlamıyorum ama bir sitede bu krem şanti kutusundan küçük kutu çanta yapıldığını görmüştüm, onu yapayım derken diğer kutuyu da gördüm içini boşaltıp onu da kapladım ve sırayla hepsine elimi atmış oldum ve değerlendirdim… Ayrıca bu krem şanti kutusundan yaptığım çantayı arkadaşım Gülen’e hediyelerini de içine koyarak vermiştim.

 



     Nasıl yaptığımı da kısaca anlatayım, gerçi fotoğraflardan da anlaşılıyor ama yine de yazayım; ilk önce kutuların altından ve üstünden artacak şekilde yapışkanlı kâğıttan kesiyoruz, kestiğimiz yerleri öncelikle kutunun etrafına pürüzsüzce kaplıyoruz, altını da iyice yapıştırıp üstteki fazla yeri de dikkatlice içine doğru yapıştırıyoruz. Kutunun sapının geçecek yerini zımba ile deliyoruz ve kurdele (ya da kendi istediğiniz ipler de olabilir) takıyoruz. Kutu çantamız hazır… İçine hediye ya da komşuya markete giderken anahtar, telefon, cüzdan v.s. koyabiliriz, size kalmış. Kare olan kutuyu da kaplayıp kalemlik yaptım, hem takım oldular hem de şık bir kalemliğim oldu bu sayede…



     Bir de metal kutum vardı çok sevdiğim, parfüm alırken böyle kutu içinde vermişlerdi. Bu kutuyu da kaplayayım dedim ve yatak odamda şifonyerimin üzerine koyup içine de irili ufaklı tokalarımı, saç bantımı, taçlarımı v.s. koyup odama değişik bir hava katmak istedim, çok hoş oldu hem şık durdu hem de eşyalarım daha derli toplu oldu şifonyerimde…

     Bu yapışkanlı kâğıtlar ve stickerlar benim çok hoşuma gidiyor, bir şeyi yenilemek ya da görüntüsünü değiştirmek için ideal hem de dekoratif duruyor bence, şimdi aklımda bu yapışkanlı kâğıtlarla ve stickerlar ile ilgili yeni yeni projeler var, yaptıkça sizlerle paylaşırım canlarım… Sizin de evinizde ya da işyerinizde böyle değişime ihtiyacı olan malzemeler varsa hiç durmayın derim, denemekten ne çıkar…

     Sevgiyle kalın…

9 Mart 2010 Salı

Baharın Şenliği ve Gelen Giden Hediyeler...

     
      Bir yazımda bahsettiğim gibi Bahar arkadaşımız Kadınlar Günü ile ilgili çok hoş bir etkinlik düzenlemişti, hem bizlere güzel bir eğlence oldu hem de yeni arkadaşlarımız oldu. Tekrar teşekkürler Baharcığım...



     Ben diğer hediyeleşen arkadaşlardan daha şanslı hissediyorum kendimi çünkü benim hediye vereceğim arkadaşım Gülen, hem Ankara'da hem de yakın semtlerde oturuyormuşuz, hediyemi neden elden vermeyeyim ki dedim ve buluşmaya davet ettim, ama hediye verecek kişinin ben olduğumu söylemedim tabiki, sürpriz olsun istedim:). 



     Güzel yürekli bir arkadaş olması konusunda yanılmamışım, hemen davetimi kabul etti sağolsun. Hediyemi vermek için bir alışveriş merkezinde buluştuk ve daha da yakından tanıma fırsatını yakaladım. Adı gibi devamlı gülen, sohbeti ve eğlenceyi seven, yüreği güzel, esprili ve çok sevimli bir arkadaş... Ayrıca çocukları da çok seviyor tabiki çocuklar da ona bayılıyor, Yiğit ile çok güzel oynadılar... 



     Ne kadar çok eğlendiğimizi de anlatamam, ama fotoğraflar anlatır diye düşünüyorum... Tanıdığım ve tanıştığım için çok mutlu oldum, yüzünden gülücükler hiç eksik olmasın Gülenciğim... Her zaman Sevgiyle ve Mutlulukla kal...



     Hediyelerimi verirken yüzünün halini unutamıyorum canım benim, nasıl da şaşırdı... "Demek o fail sendin, ben de kaç gündür kim bu acaba deyip duruyordum" dedi, açıpta hediyelerini görünce o da, ben de çok mutlu olduk.



     Hediyelerim ise; kırmızı ve krem renklerde Derya Baykal saç bantı, buzdolabı cebi, kolye ucu ve Gülenim için bir çeşit kokulu bitkisel yağ, bu hediyelerimi de kendi kapladığım bir kutu çanta da verdim. Saç bantını hemen taktı ve diğer hediyelerimi de çok beğendiğini söyledi sağolsun, yüzündeki mutluluk herşeye değer doğrusu.



     Bir de bana gelen gelen hediyeler var tabiki... Ben de Kelebekana'ya çıkmışım, çok güzel hediyeler göndermiş, ellerine sağlık, çok hoş ve değişik,  düşünülerek hazırlanmış hediyeler bunlar. Antalya Kemer'den içine sevgisini ayrıca mis gibi deniz kokusunu da koyup buralara göndermiş, güzel yürekli ablam benim, tekrar teşekkürler... Elime ulaşması biraz sorunlu oldu ama azmedip pazartesi gidip aldım, postanedeki halimi görenler delirmişim gibi baktılar ama bilmiyorlar ki neye sevindiğimi :) 



     Hediyelerime gelince; çok güzel örülmüş gri renkte saçbantı, bir çift küpe, yakmagül broşu, nazar boncuğu, iki tane minicik süs, Kemer'in denizinden inci ve deniz kabukları ve Bayram Yemekleri kitabı... Ellerine, yüreğine sağlık Gül ablacım, umarım görüşmek te kısmet olur.

Sevgiyle kalın canlarım...

Beklenen Ankara Buluşması...


     Eveeeet gelelim Ankaralı 10 Marifetçiler ve blogger arkadaşlarımla, canlarımla buluşmamıza... "Acaba herkes gelecek mi, kimler gelebilecek, nasıl buluşacağız, bir aksaklık çıkar mı, eğlenebilecek miyiz ?" diye kendi kendime günler öncesinden başlamıştı heyecanım.



     Ben geceden buluşmamızın son durumunu ve gelebilecekler listesini yapıp blogumda yayınlamıştım. Beklediğimden çok az bir katılım oldu, öncelikle hava muhalefetine rağmen gelen sevgili dostlarıma bir kez daha çok teşekkür ederim, beni arayarak katılamayacaklarını bildirenler de sağolsun. Ancak, ne olursa olsun 5 dakika da olsa vakit ayırıp, diğer arkadaşlarımında gelmesini beklerdim, üzülmedim ve kırılmadım desem yalan olur.

 
  
 


     Davetime gelen arkadaşlarım Barda, Sibel, Aysece ve Acemi Hobici'dir. Daha sonra aldığım mesajlardan "daha önce haberdar olmaları halinde gelmekten zevk duyacaklarına" dair Aşkım&Aşkım ve elifin terazisi arkadaşımdan mesaj aldım, daha sonraki buluşmalarda kısmet olursa onlarla da görüşürüz inşallah.

 

 

     Gelelim buluşma günümüze, yukarıda 10 Marifet isimlerini verdiğim arkadaşlarım sırasıyla buluşma yerine geldiler. Hepsi de başka işleri olmasına rağmen bir fırsat yaratarak gelmişlerdi, hele Acemi Hobici taa Fethiye'den gelmişti (benim için gelmemişti tabi, ama Ankara'ya gelişi benim davetime denk gelmiş ve buluşmamıza katılmıştı), Aysece arkadaşım da evde misafirleri olasına rağmen "söz verdim, gitmeliyim" diyerek geldi sağolsun. Önce tanışma faslı, ardından koyu bir sohbete başlandı.



     Hobilere nasıl başladığımızdan, 10 Marifet sitesini nasıl keşfettiğimizden ve bu site sayesinde neler ürettiğimizden konuştuk. Ayrıca ailelerimizden, iş hayatından da bahsettik. Eğlenceli ve güzel bir gün geçirdik.




     Bu arada gelen konuklarım için bugünün anısına küçük birer hediye hazırlamıştım. Blog'umdaki çoğu fotoğrafın çekiminde ve düzenlemesinde benden yardımını esirgemeyen değerli eşim Murat (Muratte; www.artzelphotography.com), bugünde hem biricik oğlumuza bakmış, hemde bizlerin fotoğraflarını çekerek, bugünün fotoğraflarda ölümsüzleşmesini sağlamıştır. Oğluşuma uslu durduğu için, eşimede bana destek olduğu için ayrıca teşekkür ederim.

 
 

    Böyle güzel bir buluşma olduğu ve eğlenceli bir gün geçirmeme katkıda bulunduğunuz için sizlere kocaman kocaman teşekkürler ederim, umarım tekrar güzel günlerde buluşmak ve görüşmek üzere canlarım...

    Sevgiyle kalın...


Dip NotBu yazımda bir hatam olmuşsa kusura bakmayın, gelen gelmeyen herkese saygım ve sevgim var, tekrar buluşmak ve görüşmek üzere....

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...