RİCA ve HATIRLATMA

Paylaşmak elbette çok güzel. Ama ürün veya tasarımın sahibini hiçe sayarak kendine maletmek bence hiç hoş değil. Bu hususta daha duyarlı olmanızı, yayınlarınızda kaynağınızı belirtmenizi özellikle rica ediyor,

"5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasası" gereği eser sahibinden izin alınmadan, web sitelerine yüklenmiş olan fotoğraf ve makalelerin kopyalanması, saklanması ve kullanılması suçtur !!!


diye tekrar hatırlatmak istiyorum. Lütfen yanlış anlamayın, emeğe saygı gerek...

30 Nisan 2010 Cuma

Ankaralı Blog Sahipleri Buluşmasına Gelen Var Mı?


       Merhaba canlarım, bu güzel bahar günlerinde insanlar kendilerini dışarı atmak, parklara, yeşil alanlara gitmek,  güzel insanlarla güzel muhabbetler etmek, güzel yerlerde gezmek istiyorlar. Eminim sizlerde böyle düşüncelere kapılıyorsunuzdur…

        Biraz monotonluktan kurtulmak hem tanışıp hem kaynaşmak ister misiniz? O zaman ben diyorum ki; Ankaralı blog yazarları olarak bir kere daha buluşalım, hem ilk buluşmaya gelemeyen arkadaşlarımız da gelir hem de Başkent hanımları olarak kendimizi gösterelim ne dersiniz? Aslında ben Kardelencraft arkadaşımın da önerisiyle günübirlik bir gezi yapmak istiyordum ama olmadı, belki başka zaman da öyle bir buluşma yaparız. 

        Dün Kızılay’da bir işim vardı, erken bitince büyük buluşma için merkezi, herkesin rahatlıkla gelebileceği mekân baktım, elimde çocuk arabası neredeyse girmediğim cafe, bistro kalmadı ama çok şık bir mekân buldum, umarım beğenirsiniz.

       Benim tarih, saat ve mekân konusundaki önerim; 15 Mayıs Cumartesi günü saat 14.00’de Kızılay’daki Park BulvarPark Bulvar,
hem herkesin kolayca gelebileceği yani merkezi hem rahat olabileceğimiz hem de şık bir yer diye burayı öneriyorum.  Buluşma yeri, saati ve tarihi konusunda sizler de önerilerde bulunursanız çok sevinirim canlarım. 
 
 
 
     Eveeeeet, artık topu sizlere atıyorum, gelmek isteyenler el kaldırsın lütfen… Ayrıca sizlerden bir ricam var; duyanlar duymayanlara haber versin de bu sefer biraz kalabalık olalım ne dersiniz? 
 
 Cevaplarınızı sabırsızlıkla bekliyorum, hadi bakalım...

Sevgiyle kalın canlarım…


Fotoğraf buradan alıntıdır...

29 Nisan 2010 Perşembe

Anneciğim, Doğum Günün Kutlu Olsun...



     Canım annem seni çok seviyorum, iyi ki varsın bitanem benim. Doğum Günün Kutlu Olsun, sağlıklı, huzurlu ve mutlu yılların olsun, yüzünden gülümseme hiç eksik olmasın anneciğim... Sen benim hem annem hem dostum hem arkadaşım hem de sırdaşımsın anneciğim.

     Yiğit: Anneanneciğim seni çok seviyorum ben de, hem de kocaman kocaman öpüyorum yanacıklarından... Resmini görünce seni ne kadar çok sevdiğimi söylüyorum hep, Doğum Günün Kutlu Olsun anneannelerin bitanesi...


Sevgiyle kal bitanem...
 

Haymana Tatilimiz…

     Merhaba arkadaşlar, bildiğiniz gibi 18-22 Nisan tarihleri arasında kalabalık bir şekilde, Haymana Resort’ta minik bir tatil yapacağımızı söylemiştim. Toplamda 6 buçuk kişi olacaktık ama elde olmayan sebeplerden dolayı bir kişi gelemedi ve 5 buçuk kişi tatil yaptık. Çok güzel ve eğlenceli bir zaman geçirdik! Özellikle Yiğit halinden çok memnundu. Bol bol hamama, havuza gittik, orada da bizim gibi gelen ailelerle muhabbetler ettik, kahveler içildi fallara bakıldı  :D yemekler yedik, yürüyüşler yaptık. Kısacası eğlenceli bir ortamdı. Herkes “orada canımız sıkılır” diye örgüler, el işleri getirmişti, hep beraber Hobilerimizi yaptık… Hepsini tek tek görselleyeceğim, fazla sözle sizleri sıkmayacağım. Hadi bismillah deyip başlayalım bakalım…
     Yiğit, orada en çok oyuncak makinesini sevdi haliyle  :D aşağıya her indiğimizde orada mola veriyordu oğluşum :D


     Bir de benim güneş gözlüğümü çok sever oğluşum, akşam yeğine böyle karizmatik inmişti :D

     Yiğit, Anneanneyi çok seviyor çünkü o her yaptığına gülüyor ve bu da Yiğit’in çok hoşuna gidiyor. Kucağından hiç inmedi diyebilirim… Teyzede fırsattan istifade oğluşumu mıncıkladı tabiî ki…
     Haymana’ya indiğimizde çok güzel bir Türk Kahvesi yapan yer keşfettim, iki gün üst üste gittim oraya, bilindiği gibi ben kahvesiz yapamam…



     Yine oyuncak makinası…

     Yiğitimin adrenalini yüksek olduğu zamanlar…


     Yerdeki salyangozu gösteriyor... Hayvanları çok seviyor canım oğluşum...


     Nadide Teyze de çok marifetlidir, emekli olduktan sonra yaklaşık 3 senedir tel kırma kursuna gidiyor ve harika işler yapıyor, evine bayılıyorum çok güzel tablolar ve takımlar yaptı. Ellerine sağlık teyzecim. Orada durmadı tabiî ki, Haymana’dan tülbent aldı ve üzerini tel kırma ile işlemeye başladı, eminim bitince harika bir masa örtüsü olacak.


     Diğer marifetli ablamız da Ulviye Hanım’dı. O da sakal ve fular ipten çok şık bir şal ördü ve kendisini el emeği ile sizlere gösteriyorum, ellerine sağlık Ulviye ablacım…


     Kahveler içildi ve fallara bakıldı, böyle eğlenceli bir ortam vardı orada Diğer arkadaşlar da oraya bizim gibi gelen ailelerdi, Nurdan ve Nuran ablalarım, sizleri sevgiyle kucaklıyorum… 


     Bu şirin kız da Buse, Yiğit’in oradaki arkadaşı. Çok güzel vakit geçirdiler Buse ablasıyla, kürdanlarla araba tamiri yaptılar mesela…


     Bizim tatilimiz de böyle geçti, orada olan herkesi sevgiyle kucaklıyorum ve kocaman öpücükler gönderiyorum…

25 Nisan 2010 Pazar

Gelen - Giden Hediyeler…

     Merhaba arkadaşlar sizlere bu yazımda bana gelen ve benim de gönderdiğim hediyelerden bahsedeceğim.  Aslında hediyelerin geldiğinde hemen yayınlamak isterdim ama topluca yazayım diye bu zamana kadar beklettim, lütfen kimse kırılmasın çünkü en son isteyeceğim şey bu…

     Hediye galerimi sizlere tek tek gezdireceğim… Önce güzel yürekli arkadaşlarımdan bana gelen hediyeler, akabinde de gönderdiklerim, arz ederim canlarım… Hepinizin ellerine emeklerine sağlık…

     Bu güzel hediyeleri Nagice Hobi arkadaşım gönderdi, bir yorumumda “anahtarlıkların çok güzel olmuş” dedim, o da bana bunların hepsini göndermiş sağolsın güzel yürekli canım arkadaşım. Edirne’ye kucak dolusu selamlar…
 
 
     Biz de eşimle düşündük taşındık böyle marifetli arkadaşıma hediye olarak değişik bir şeyler göndermek istedik, gönderdiği pullardan, boncuklardan ve ördüğü minik çiçeklerden sevimli bir buzdolabı süsü yaptım ama diğerlerini satın aldık. Çok beğendiğini söyledi tabi ki biz de çok çok mutlu olduk, güle güle kullan canım…


     Bahar arkadaşımızın düzenlediği hediyeleşme etkinliğinde çok sevimli bir arkadaş edindiğimi söylemiştim, sevgili Gülenciğim. O da bana buluşmamızda bu sevimli çantayı ve kendi diktiği bu şirin anahtarlığı hediye etmişti, teşekkürler canım…
 
 
     10 marifet sayesinde tanıştığım, samimi, marifetli arkadaşım Acemi Hobici de bana elleriyle yaptığı bu şirin magneti ve kokoş kitap ayracını çok sevimli bir kartla birlikte göndermişti. Fethiye’ye selamlar, ellerine sağlık güzelim, teşekkürler.
 
 
     Sevgili Banu ablam yani Banuca, bir yorumunda dolap ceplerimi çok beğendiğini yazmıştı, ben de ona bunu hediye göndermiştim, güle güle kullan ablacım…
 
 
    Yeni ama kendisini samimi bulduğum arkadaşım Ece’ye de içimden geldiği için bu hediyeleri gönderdim, güle güle kullan canım.
 
 
       Bir de 100. izleyicime yani İnciDuru’ya hediye göndermiştim ama eline geçmemiş, çok üzüldüm. Tekrar göndereceğim, ama hazırlayıp gönderdiklerimi yine de yayınlamak istiyorum.
 
 
     En son Alonenes arkadaşımdan sürpriz bir kart geldi ve beni çok mutlu etti. Sürprizlere bayılırım zaten… Teşekkürler güzelim, ellerine sağlık…


     Bunlar dışında bir de hediye çekilişlerinden gelen hediyelerim var.

     Celinem arkadaşımızın hediye çekilişinde bu şirin çantayı kazandım ama kargo parasını biz kazananlar ödedik o ayrı bir şey…
 
 
      En iyi Markalar Burada ve Moda Yün ile ortaklaşa yaptığı hediye çekilişinde kazandığım pembiş iplerim, şiş ve tığ setim. Teşekkürler ediyorum hepinize…
 
 
 
     Ve son olarak da Didem’in Bir Önerisi Var blogundan kazandığım özel kahve. Umarım devamı gelir, hepinize ayrı ayrı teşekkürler diyorum…

     Bir de Eyüp Sabri Tuncer’den aldığım kolonyalar ve Tropical Meyveli Parfume Jewels Ürün Setim.  Tropikal meyve kokularını çok severim, bana her zaman denizi ve güzellikleri hatırlatır.  Böyle güzel kokan ürünlere sahip olduğum için Eyüp Sabri Tuncer’e teşekkür ederim…
 
 
      Bu arada birkaç arkadaşıma da resimlerini çekmeyi unuttuğum sürprizler göndermiştim, ayrıca Figen ablama da gönderdiğim hediyeyi biliyorsunuz. Herkes Güzel Günlerde Güle Güle Kullansın. Sizleri çok seviyorum marifetli arkadaşlarım…
 

Emeği geçen herkesin ellerine sağlık, sevgiyle kalın canlarım.
 

24 Nisan 2010 Cumartesi

Fil Şablonu İstiyorum Kızlar...


 
     Merhaba canlarım, geçenlerde Yiğit ile birlikte gezerken "Doğum gününde nasıl bir oyuncak istersin" diye sordum o da bana "FİL ve VİNÇ istiyorum"dedi. Nasıl şaşırdım anlatamam. Mavi Fil'i izlerken görmüştü ve fil diye evde geziniyordu ama bu soruma böyle bir cevap alacağımı tahmin etmemiştim doğrusu.

     Arkadaşlar sizlerden bir ricam var, elinizde ya da bildiğiniz birilerinde FİL şablonu var mı acaba? Eğer varsa gönderebilir misiniz? O kadar makbule geçer ki... Evde kolayca dikerim diye düşünüyorum. Aslında kendim çizeyim dedim ama hazır şablon olursa daha iyi olur benim için...

     Şimdiden teşekkür ediyorum canlarım. Sevgiyle ve sağlıcakla kalın...

23 Nisan 2010 Cuma

Yiğit'in Doğum Günü ve 23 Nisan...





     Bizler 3 senedir 23 Nisanları iki kere kutluyoruz, hem birtanemin, mavişimin, oğluşumun yani Yiğitimin doğum gününü hem de Çocuk Bayramını kutluyoruz. 

     23 Nisan 2007 günü saat sabah 04:15'te dünyaya geldi, tahminimizden 10 gün önce "yeter artık ben geliyorum" dedi oğluşum... Ben hep simetrik ya da akılda kalan bir tarihte doğmasını istiyordum, oğluşum da beni duymuş ve en güzel günde "merhaba" diyeyim demiş. Asıl bizler o gün 23 Nisan çocukları gibiydik, mutlu, neşeli hem de çok heyecanlı...

      İyi ki doğdun, iyi ki geldin hayatımıza canım oğlum, Seni Çok Seviyoruz...



    23 Nisan'ın ayrı ulusal bir güzelliği de var tabiki, dünyada kutlanan ilk ve tek çocuk bayramıdır.  23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı egemenliğin ulusta olduğu düşüncesinin kabul edildiği gündür. Yarının büyükle­ri olan çocukların bayramıdır. Ulu önder Atatürk böyle güzel bir günü Türk çocuklarına armağan etmiş, teşekkür ediyoruz ATAM...

Bayraklı resim buradan alınmıştır...

18 Nisan 2010 Pazar

Avrasya El sanatları Fuarı Buluşmamız…


     Geçen Cuma günü AtölyeKedi, Tiryaki Hobi ve ben Avrasya El Sanatları Fuarında buluşacağımızı yazmıştım. Tiryaki’nin sevimli kızı Betül biraz rahatsız olduğu için gelemediler ama AtölyeKedi ile ben buluştuk, etrafa bakındık acaba postlarımızdan duyup ta gelen var mı diye ama kimseyi göremedik.


     Arkadaşımla çok güzel bir gün geçirdik. Teşekkürler geldiğin ve eğlenceli bir gün geçirttiğin için canım. Oğluşum da sağolsun bizi hiç üzmedi genelde uyudu zaten, biz de iki arkadaş rahatça birkaç tur atıp gezdik fuarı.Sana da teşekkür ederim canım oğluşum benim ;D

     Çok değişik ürünler de getirmişler ama en çok da takı, incik boncuk vardı. Genelde Ortaasya’dan gelenlerin ürünleri daha değişikti, el yapımı keçe ya da takı ağırlıklı idi. Çok beğenerek gezdik arkadaşımla…




     Orada stant açan Ayla Hanım ile tanıştık, el emeklerini yapıp satmak üzere sergileyen bu şirin teyze hem elinde yeni bir lif örüyordu hem de bizimle muhabbet ediyordu. Becerikli, marifetli Türk Kadını bu işte dedim içimden… Ellerine, emeklerine sağlık, hayırlı satışların olsun Ayla Teyzecim…


     Ayla Hanımın standında çok değişik balık gördük ve bunun tespih olduğunu söyleyince bayağı şaşırdık.  AtölyeKedi ve ben balık tespihten aldık, arkadaşım üstteki resimdeki soldan üçüncü balığı süs olarak kullanmak için aldı ben de soldan ikinci balığı kolye yapmak için aldım. Ayrıca fuarda gezerken AtölyeKedi’nin takıları çok sevdiğini de öğrenmiş oldum, canım benim aldıklarını güle güle kullan… 



     Bizden de bu kadar, bir dahaki buluşmalarımızda sizleri görmek isteriz. Sevgiyle kalın…

İşte Karşınızda Yeni Arkadaşım…


     Evet arkadaşlar işte karşınızda yeni arkadaşım, tanıştırayım boyunluğum. Sık yaşadığım migren ataklarımın sonucunda gittiğim doktorum, benden röntgen ve tomografi istemişti, bu tahliller sonucunda boyun düzleşmesi olduğunu söyledi.  

     Boyun düzleşmesi tabi ki migrenimi tetikliyormuş ve günaşırı çektiğim migren ağrılarımın sebebini de öğrenmiş oldum nihayet. Boyunluk, boyun hareketini ayarladığı için beni biraz rahatlatıyor. Doktorum civanım :D özellikle iş yaparken yani örgü örerken, hobilerimi yaparken, bilgisayar ile çalışırken bu boyunluğu muhakkak takmamı söyledi, takıyorum da. Gerçi ben boğazlı kazak ya sıfır yaka bluz bile giyemem, hemen sıkılırım ama iş sağlığa özellikle de migrene gelince mecburen takıyorum.  İnşallah bununla bitlikte migren ataklarımda biter…  

     Allah kimseye Migren gibi bir hastalık vermesin, herkese sağlık diliyorum ve sevgilerimi gönderiyorum…

Ben de Kısacık Tatile Gidiyorum...



     Merhaba canlarım, 18-22 Nisan tarihleri arasında Haymana Resort Otel'de yani tatilde yani kaplıcada olacağım... Bazı arkadaşlarım ufak tatil kaçamakları yapmaya gittiler, benim de kısmetimde varmış :D Kayınvalidem, görümcem, oğlu, eşimin anneannesi, teyzesi, Yiğit ve ben, 6 buçuk kişi cümbür cemaat kaplıcaya gideceğiz. 
     Oradan deşarj olmuş, yenilenmiş  ve arınmış olarak gelmek istiyorum inşallah. Yeni fikirler, projeler de üretmek ve geldiğimde de uygulamak istiyorum.
     Yaklaşık 5 gün buralarda olamayacağım, sizleri çok özleyeceğim inanın, aklım hep sizlerde. olacak... Arkadaşlar beni unutmayın olur mu? Hepinize hayırlı, sağlıklı ve bol üretimli günler diliyorum.

     Döndüğümde yeni postlarda görüşmek üzere...

     Sevgiyle kalın canlarım...

17 Nisan 2010 Cumartesi

Çöp Kovası Yenilemesi…

     
      Merhabalar, beni artık tanıyorsunuz arkadaşlar, eşyaları sade kullanmayı pek sevmiyorum ve onları süslemeyi tercih ediyorum. Hatırlarsanız bir yazım da büyük çöp kovamı stickerlarla yenilemiştim ve burada yayınlamıştım. Şimdi de tezgâh üzerindeki küçük çöp kovamı, büyük kovama uygun olsun hem de sadelikten biraz kurtulsun diye sticker ile süsledim. Tezgâhta artık yeni almış gibi duran bir kovam oldu, iyi ki şu stickerlar var, değil mi arkadaşlar?


     Nasıl olmuş güzeller, görüntüsü değişmiş değil mi?



     Sevgiyle kalın canlarım…

16 Nisan 2010 Cuma

3 (Üç) - Figen Ablama Yaptığım Pano…


     Merhaba canlarım, 10 Marifet sitesini biliyorsunuz, değişik, şık ve pratik işlerin yapıldığı, alakasız bir kaç eşyanın çok değişik şekillere girip evrim geçirdiği ve hepimizin bazı işlerde “aaaa” dediği, bizim gibi hobi düşkünü insanların olduğu bir site... Ayrıca çok da güzel arkadaşlıkların, hatta dostlukların da kurulduğu bir site benim için…
 


     Bu 10 Marifet sitesinden Figen Ablamı herkes tanır. Esprili yorumlarıyla ve çamurlardan yaptığı eserlerle herkesin kalbini fethetmiştir. Benim bir zamanlar Bel-Mek kursuna gittiğimde yaptığım panomu yayınlamıştım, sevgili Figen Ablam da yorumunda “kullanmaktan sıkıldığında bana ver” demişti. Ben de niye vereyim ki, sana yenisini yaparım diyerek böyle bir teklifte bulunmuştum, sağolsun yine esprili bir şekilde “tabi ki” dedi. Hemen yapamayacağımı ve biraz zaman alabileceğini söyledim, tabi ki araya hastalıklar, migren, tedavi de girince ancak bugünlere kadar geldik. Gerçi ben bunu yayınladığımda panosu belki de Figen Ablamın eline geçmiş olacak. 


     Yapım aşamalarını da fotoğrafladım ve sizlerle paylaşmak istedim, ama bazı yerlerinde fotoğraf çekmeyi unutmuşum :(  Olsun sizler nasıl olsa anlarsınız…


      Öncelikle pano için çerçeve kasnak aldım, evde perdemden kalma işlemesi kolay hem de rengini çok sevdiğim bir kumaşım vardı, (kendi panomu da bu kumaştan yapmıştım, hem ablamla takım olsun istedim) üzerine kendi tasarladığım modeli çizdim, bu modele uygun kurdeleler ve muline ipler aldım. Öncelikle örümcek güller yaptım (yapılışını daha önce anlatmıştım), daha sonra da yaprakları, çiçekleri ve tomurcukları yaptım. Evde olan simli ipimi de kullanıp bu modelde bir pano yaptım. Ben çok zevk alarak işledim bu panoyu, umarım Figen Ablam da beğenir…


     Bu panoya isim bile verdim, 3, evet ÜÇ… Üzerindeki her şey üç ve üçün katlarından oluşuyor, onun için bu ismi layık gördüm :D

     Güle güle kullan ablacım, içine sevgimi de koyup sana gönderiyorum. Kullandıkça Ankara’da bir kızım vardı, bana bu panoyu yaptı dersin ve beni hatırlarsın. Seni seviyoruz ablacım. 
 
     Sevgiyle kal…

Çok Sevimli...





     Arkadaşlar, çok sevdiğim Figen Ablam bana bu mesajı göndermiş ben de bi baktım sevimli bicirik bişi var, çok tatlı, hem demonitörümü temizliyor :D sizlerle paylaşmak istedim. Hemen bir bakın derim ben :D...

     Cuma'nız hayırlı olsun, gününüz hep böyle gülücüklerle geçsin...


     Sevgiler canlar...



Resim buradan alıntıdır...

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...